Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından açıklanan Mayıs ayı ihracat verilerini değerlendiren Başkan Altuğ şunları dile getirdi:
“ Sakarya’mızın 2025 Mayıs dönemi ihracatı bir önceki aya kıyasla %36,6 artış, önceki yıla kıyasla ise yüze 15’lik bir düşüşle 509 milyon dolar olarak gerçekleşti. Yılın ilk çeyreğinde gerçekleştirdiğimiz kümülatif ihracatımız da 2 milyar doları aştı.
Mayıs ayında Sakarya’mızın ihracatında ilk 5 sırayı otomotiv endüstrisi, demir ve demir dışı metaller, çelik, kimyevi maddeler ve mamulleri ile makine ve aksamları sektörleri oluşturdu.
25 ana sektörün 13’ünde ihracatımız geçtiğimiz yıla oranla artış gösterdi. Şehrimizin lokomotifi otomotiv endüstrisi geçtiğimiz aya kıyasla ihracatını yüzde 40 artırsa da geçtiğimiz yılın Mayıs ayına kıyasla yüzde 20’lik düşüş sergiledi
Bu ay özellikle Makine ve Aksamları, Çelik ve Demir ve Demir Dışı Metaller sektörlerindeki %40’lık sıçramalar Nisan ayını telafi eder bir performans ortaya koydu.
Sakarya iş dünyamız mayıs ayında serbest bölgeler dahil dünyanın 118 noktasına ihracat gerçekleştirdi. İspanya, Polonya, Fransa, Birleşik Krallık ve İtalya en çok ihracat yaptığımız ülkelerin ilk 5 sırasını oluşturdu.
Toplam 50 ülkeye ihracatımız arttı. 22 ülkeye yüzde 100’ün üzerinde, 9 ülkeye de geçtiğimiz yıla oranla yüzde 50’nin üzerinde daha fazla ihracat yaptık. Özellikle Romanya, Yunanistan, İsviçre ve Belçika gibi Avrupa ülkelerinde ciddi artışlar yakaladık. Bunda Karasu Limanımız ile Köstence arasındaki karşılıklı Ro-Ro seferlerinin etkisi büyük.
İhracatın İthalatı Karşılama Oranı %100
Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Nisan ayı dış ticaret verilerine de göz attığımızda ilimizin Nisan ayında ihracatının ithalatını karşılama oranı %100 olarak gerçekleşti ve ilk 3 ayda da 330 milyon dolara yakın dış ticaret fazlası verdik.
Tüm zorlu şartlara rağmen üreten, rekabet eden ve Türk ürünlerinin dünyada var olması için çabalayan tüm firmalarımıza ve de emekçi çalışanlarına teşekkür ediyorum.
TİM Başkanı Mustafa Gültepe’nin de belirttiği gibi ihracatçımız ciddi anlamda zor günlerden geçiyor. Artık Türkiye ekonomisi ihracat ve üretimle değil maalesef tüketimle büyür duruma geldi. İhracatımızın büyümeye katkısı -0,56 puanda kaldı ve tüketim kadar büyümeye katkı veremedi.
Üreticimizin ve ihracatçımızın ağır rekabet ortamında ayakta kalması için destek şart. Tüketimle büyüme de olabilir ancak tek başına yeterli bir argüman değildir. Dünya ciddi bir rekabet döneminde ve bu tabloda üretmekten bizim üretmekten, ihraç edip büyümekten başka çaremiz yok.
Finansmana Ulaşım Maliyetli ve Zor
Türk iş dünyası dört yanında coğrafi gerilimler, ticaret savaşları ve karşılıklı atışmaya dönen gümrük tarifelerinden etkilenmiş durumda. Bunun yanında finansmana ulaşım da son yıllarda hem çok maliyetli hem de ciddi anlamda zor.
Devletimizin bu konudaki çabalarını görüyoruz. İş dünyamızın rekabetçi kalması adına yeşil ve dijital dönüşüm başta olmak üzere birçok gelişmede ülkemizin entegre olması için çalışılıyor. Ancak iş dünyamız için uygun finansman kaynaklarının hayata geçirilmesi, istihdamı destekleyici daha çok politika faydalı olacaktır. Kazancının çoğunu finansman giderlerine ayırmak zorunda kalan üreticimiz yeni yatırımlara yönelemiyor, kapasitesini genişletemiyor.” dedi.
News
